Better late than never

Para her şey mi?

Her şey değil ama çok şey.

Yazılımla yollarımızın kesişmesi için uzun yıllar geçmesi gerekiyormuş. Babamın bana daha kimsede bilgisayar yokken -hatta bilgisayar nedir kimse bilmezken- ofisteki bilgisayarı getirmesi ile başlayan yolculuk ortaokul’da yatılıya gitmemle uzun yıllar sürecek bir araya girmişti.

Yatılı, sonrasında üniversite sınavına hazırlık, sonra aile yönlendirmesi derken bilgisayar ve yazılım benim için hayatımın bir kısmında hobi olarak varoldu. Bu blogu okuyanlar bilir, arada ufak tefek kodlar yazılımlar yazdığımı, kendimi deneyimlediğimi.

Üniversite 2 veya 3’teyken elektrik-eletktronikten bilgisayar mühendisliğine geçiş başvurum da reddedilince artık uzun bir süre bir araya gelemeyeceğimizi biliyordum.

Üniversite bölümü hayatta belirleyici değil elbet ama mezun olduğunuz bölümün etiketi bir kere yapışıyor üstünüzde ve kariyer yolları o yönde açılıyor. UPS satan bir yerde -UPS satmak için- stajer olarak başladığım bir firmanın güneş paneli getirmesi ile hikaye başlıyor. Sonrası zaten Solarian’ın bugünkü haline gelen uzun bir yolculuk.

Ortağım Onur’la beni bu alanda farklı kılan şey ikimizin de bir konuyu iyileştirmeye, daha iyi yapmaya olan merağıydı.

Kendimi bu konuda Heroes dizisinden Sylar karakterine benzetiyorum. 80 doğumlular siz hatırlarsınız bu diziyi 🙂 En hoşuma giden konu da birşeylerin nasıl çalıştığını incelemek ve öğrenmek. Dizi de Sylar’ın da benzer bir özelliği vardı, hedeflerinin iyi yanlarını öğrenir lakin sonra kötü şeyler için kullanırdı 🙂

Solarian’ın yolculuğu da böyle başladı aslında. Satın aldığımız bir raporun aynısı ben de yaparım dememle başlayan süreç bugün yurt dışına bilgi ihraç eden bir şirkete dönüşmemize yol açtı.

Peki bunun parayla ne ilgisi var?

Bu aşamaya kadar belirli ekonomik kıstasların arasında kalmıştım. Hayat, aile beklentiler derken standart bir aile babasının hareket kabiliyeti çok olmuyor. O sebeple üniversite yıllarında size yapışan etiket gelişen tecrübenizle birlikte iyice çıkmaz hale geliyor. Yıllar sonra bir bakıyorsunuz bambaşka bir alanda uzman olup çıkmışsınız.

Peki ya içinizdeki o eski ateş?

O ateş, asla durulmuyor. O ateşe adım atabilmeniz için ekonomik özgürlüğe ihtiyacınız var. O ekonomik özgürlüğe ise erişmek gerçekten ciddi bir çaba gerektiriyor. 2022 yılı sonu itibariyle istediğim aşamaya geldiğimi düşünüyorum.

Para her şey değil ama çok şey.

Bugün Solarian’ın ilk yazılım mühendisi ilanını verdik. Şirket içerisinde geliştirdiğimiz “aa acaba bunu nasıl kolaylaştırsak” diye düşündüğümüz pek çok minik yazılım büyük bir yazılımın parçası olacak ki şuanda tam da bu girişim için doğru bir zamanlama olduğunu düşünüyorum.

Öncelikle uzman olduğum bir alan ile büyük ilgi duyduğum bir alanı birleştiriyorum. Bu benim için ciddi büyük bir keyif. Bunun haricinde güneş enerjisi sektörü gittikçe büyüyen bir alan. Bu alanda süreçleri iyileştirecek her yazılım ekosistemde GES kurulumunu arttırarak geleceğe olumlu bir etki bırakabilir. Solarian’ın adam/saat ile limitli olduğu bir ekosistemde yazılımla binlerce kişinin hayatına dokunabiliriz. Şuanda içinde bulunduğumuz durumu Amazon’un AWS’yi ilk ürün olarak sunduğu zamanı hatırlatıyor. Kitapçıdan bulut sunucusu hizmeti mi alınır?

Şimdi baktığımda geliştirdiğimiz ufak tefek bir çok parça bizi aslında farklı bir alanda epey ileriye taşımış. Şimdi bu küçük parçalardan işe yarar büyük bir ürün yapabilirim. İşte hayat devam ederken bu süreçle ilgilenebilmek için maalesef belirli bir yatırım gücüne ihtiyacınız var. O sebeple para her şey değil ama çok şey 🙂

Ne demişler?

Better late than never


Yazılar eğer ilginizi çekiyorsa aşağıya eposta adresinizi yazarak abone olabilirsiniz

Her yeni makale yayınlandığında size e-posta gönderilecektir.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir