Ucuz Elektrik, nam-ı diğer Serbest Tüketici

Bugün 234TL elektrik faturasını görünce şöyle bir noooluyoruz dedim. Eski bir Fina Enerji personeli olarak ve serbest tüketiciliği yakından tanıyan birisi olarak acaba biryerlerde hata mı var serbest tüketici olabiliyormuyum diye düşündüm hemen.

İlk yaptığım da EPDK’nın tarife tablosunu açıp faturamı kontrol etmek oldu. Enerjisa Ayedaş faturamı doğru hesaplamıştı ama benim serbest tüketici hesaplamalarına ilişkin hatırladıklarım baya değişmişti. En son 2013 yılında enerji fiyatı hesapladığımda mesela iletim, dağıtım, kayıp kaçak bedelleri vardı günümüz faturalarında ise kayıp kaçak, iletim ve dağıtım da tek kalem altında toplanmıştı.

2013 yılında elektrik birim fiyatı 250TL/MWh civarındaymış ve perakende enerji satış firmaları %30’a varan aktif enerji bedeli indirimleri uygulayabiliyormuş. İletim ve dağıtım bedellerinin toplamı 27TL/MWh, kayıp kaçak da 37TL/MWh civarındaymış.

Bugün bana kesilen faturada 214TL/MWh aktif enerji bedeli, (2013’de 64TL/MWh’den 2017’de 117TL/MWh’e) 117TL/MWh’de enerji dağıtım bedeli kesilmiş durumda.

Bu durumda aynı enerjiyi 2013 yılında tüketmiş olsaydım (0,57MWh tükettim bu arada) fatura dip toplamım 201TL’ye gelmiş olacaktı. Bugün ise 234TL ödemiş oldum. Şöyle bir bakacak olursak 4 yılda neredeyse elektriğe hiç zam gelmemiş. Son kullanıcı açısından güzel bir durum gibi gözükse de piyasa rekabetini sıfıra indirgeyen bir durum.

Nasıl?

 

Bu grafiğin sol tarafında tüketimi, üzerinde ise aktif enerji bedeli üzerinden yapılan indirimi görüyorsunuz. İkisinin kesişme noktası ise dip toplam dediğimiz ödenen tutara yansıyan indirim.

Serbest piyasa koşullarının çok zorlandığı günümüzde aktif enerjisine %5 net indirim alan bir son kullanıcının faturasına ancak %3,3’lük bir indirim yansıyacak. Bu şu demek; benim gibi 234TL elektrik faturası gelene sadece 7,77TL’lik bir indirim gelecek. Eğer bundan önceki dağıtım bedelleri ile ilerlemiş olsaydım bu indirim oranı %4,5 olacak, yansıyan tutar da yaklaşık 10TL olacak idi.

Şimdi bir de sistem kullanım bedellerinin indirime etkisine bakalım

 

Dağıtım bedeli her arttırıldığında perakende enerji şirketlerinin rekabet içerisinde olduğu alanın nihai tüketiciye yansımasının önüne geçiliyor. Elde edilen gelirin büyük kısmının da özelleştirilen dağıtım şirketlerine aktarılması ortaya çıkıyor. 2013’de serbest tüketicilerin %25-%35 bandında indirim aldığı durumda dip toplamlarına %22-%32 indirim yansırken bugün hem aynı indirim rakamları verilemiyor; hem verilseler bile yansımaları %16-%22 aralığında kalıyor.

Bu yaklaşım perakende elektrik ticareti yaparak hayatta kalmaya çalışan şirketlere indirilmiş sessiz ve ağır bir darbedir bence. Piyasa fiyatının 150TL/MWh-160TL/MWh bandında seyrettiği durumda üzerine bir de 39TL/MWh gibi YEKDEM bedeli eklenince 189-199TL/MWh’lik bir baz maliyet oluşuyor. Bunun üzerine firmaların işletme giderlerini de koyduktan sonra neredeyse normal tarifelere yakınsadığını görürüz.

2013’de ki piyasa modelinde %30-35 civarında indirim almak mümkün iken(250TL/MWh Tedaş fiyatı -> 180TL/MWh piyasa fiyatı) bugün %5’lik bir indirimi belki alabiliyoruz. Serbest tüketici limitlerinin düşmesi aslında pek de serbest olamayan bir piyasa yapısını müşterilerin önüne sunuyor.

Bu indirim rakamlarının olmaması da artık serbest tüketiciliği cazibe merkezi olmaktan çıkarıyor ve tüketiciler EDAŞ’lar bünyesinde kalmaya devam ediyor. Eskiden serbest tüketici olamayanlar elektriği pahalı kullanıyordu, bugün yine benzer fiyattan kullanıyorlar ve onlara yansıma nispeten az gerçekleşti ama serbest tüketici olup indirim alanlara çok şey yansıdı. Mesken’de fiyat artışı yaşanmasa bile fabrikaların, ticarethanelerin elektrik faturaları arttı. Geçtiğimiz 3 ay süresince neredeyse tüm perakende şirketlerine uygulanan 3 ay müşteri alamama yasağı ise bu işin tuzu biberi oldu.

Elektrik piyasası serbestleşirken tekelleşiyor. Su akar yolunu bulur; piyasa da yok olmadı elbet sadece yeni dinamiklere adapte olup yoluna devam edecektir. Geri gelmeyen ise sanayilerin ve ticarethanelerin uygun fiyatlı elektrik tüketimi ile rekabetçi olmaları olacaktır. Bu yeni piyasa dinamiği pek çok ürünün de fiyatına yansıyacaktır.

Dilerim piyasa kısa sürede eskisi gibi rekabetçi yapısına kavuşur.

Not: Biryerlerde hesap hatası yaptıysam veya sürç-i lisan ettiysem bu yazıyı okuyan değerli yöneticilerim kusura bakmasın.


Yazılar eğer ilginizi çekiyorsa aşağıya eposta adresinizi yazarak abone olabilirsiniz

Her yeni makale yayınlandığında size e-posta gönderilecektir.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir