İşimi seviyorum demiştim değil mi ? İşimin gereklerinden birisi de uluslararası projeler için yabancı bankalardan kredi alınması. Bu kredilerin tesisi için de çeşitli yetkili mercilerden onaylar gerekiyor. Bu onaylar Avrupa’nın çok değişik şehirlerinde olabiliyor.
Anel Enerji Troyanovo ve Dimitrovgrad santralleri içinde Garrad Hassan Iberica’dan onay alabilmek ve projeyi anlatabilmek için İspanya’ya, Barcelona’ya gittik. Uzun yorucu bir toplantı sonucu hem istediğimiz raporu aldık; hemde yorgunluk atmak için biraz gezdik.
Otelimiz “La Rambla” daydı.
Böyle daracık sokaklarıyla İtalya’yı andırıyor. Otele yerleşme ardından hemen bir duş, kıyafet derken soluğu aldık dışarıda. Biraz gezmek, biraz tozmak ve efsane bir yemek…
Ön aparatif yemekler ile başladık. Ahtapot beklenenin aksine o kadar başarılı değildi. Rakının eksikliğini de hissetmedim desem yalan olur ama onun yerine telafi için Sangria ve İspanyol şarapları vardı. “Dadından yinmez” dedikleri türden hani 🙂
Ara soğuklar bitti, sıra geldi ana yemeğe; “Paella”. Barcelona’daysanız zaten ya “Tapas” yersiniz ya da “Paella”. Ben tapas’dan öyle çok bir zevk almıyorum. Yediğim yemek hacimli olmalı, ağızda dağılmalı kaybolmalı ve tadın devamı olmadı. Bir tadımlık şeyler doğama aykırı. Ana yemekle beraber gelen ürünlerin hepsinin midye içermesi rahatsız ediciydi. Yemeğin ortalarında masa’ya çeşitli yemekler gelirken “Yine mi midye yaaaa ?” diye çok fena sızlanmışlığım vardır. Pilav, karides ile karnımız doydu ama hoş bir tadı vardı yemeklerin. Alışık olmadığım tek tat midyelerin sac’da yüksek sıcaklık ile açılıp direk pilav ile karıştırılmasıydı. Midye’nin içinde muhafaza edilen su pilav ile karışıyor ve benim hoşuma gitmeyen bir tat veriyordu…
Bende çözümü karideslerde buldum… 🙂
Yemesi zor lakin tadı zeytinyağı ve limon ile servis edilerek sunulduğunda çok leziz. Geceyi onlarla kapadık. Yemek yemeyi seviyorum; bunu bir kez daha anladım.
Dönüşte uçaktaki yemek de başarılıydı. Afiyetle yedim; şarap’da yanında uçarken insanı gevşetiyor hani şöyle uykusunu getiriyor ya; yok böyle bir his.
Ehh şimdi sorarlar tabi; nedir bunun olayı diye. Bende size sorarım “What do solar and sex have in common ?”
Bir yanıt yazın